Ayın On Dördü
Refik Halid Karay
“Kendisini öldürmesi için eline verdiğim tabancayı göğsüme çevirdi. Horozun kalktığını, topun döndüğünü gördüm, görmedim belki; sesini işittiğim
için görmüş gibi oldum ve galiba gülümsedim.
Öyle bir anda gülümsemek mümkün müdür? Ölümü bekliyor, ölüme can mı atıyordum?
Hayır! Ben bu ihtiyatsızlığı yapacak ahmaklardan değilim. Tetik indi, fakat tabanca patlamadı. Bir daha, bir daha indi, gene patlama yok!
Sofra bezinin altına başlangıçta sakladığım Beretta’yı kaptığım gibi bir lahzada onun göğsüne çeviren şimdi benim.”
İstanbul’da, mehtaplı bir yaz akşamı, sahilde bir cinayet işlenir. Cinayet yerinin hemen yakınında evleri bulunan Rıdvan ve Rayiha’nın hayatı o
akşamdan sonra eskisi gibi olmayacaktır... Bu cinayet sonrasında yaşanan olayları kaleme alan Refik Halid Karay, insan davranışlarının
değişkenliğini ve çeşitliliğini irdelediği sürükleyici bir romanla okuyucusunun karşısına çıkıyor... (328 Sayfa / Ayın On Dördü / REfik Halid Karay / INkilap Kitabevi)
için görmüş gibi oldum ve galiba gülümsedim.
Öyle bir anda gülümsemek mümkün müdür? Ölümü bekliyor, ölüme can mı atıyordum?
Hayır! Ben bu ihtiyatsızlığı yapacak ahmaklardan değilim. Tetik indi, fakat tabanca patlamadı. Bir daha, bir daha indi, gene patlama yok!
Sofra bezinin altına başlangıçta sakladığım Beretta’yı kaptığım gibi bir lahzada onun göğsüne çeviren şimdi benim.”
İstanbul’da, mehtaplı bir yaz akşamı, sahilde bir cinayet işlenir. Cinayet yerinin hemen yakınında evleri bulunan Rıdvan ve Rayiha’nın hayatı o
akşamdan sonra eskisi gibi olmayacaktır... Bu cinayet sonrasında yaşanan olayları kaleme alan Refik Halid Karay, insan davranışlarının
değişkenliğini ve çeşitliliğini irdelediği sürükleyici bir romanla okuyucusunun karşısına çıkıyor... (328 Sayfa / Ayın On Dördü / REfik Halid Karay / INkilap Kitabevi)
ISBN: 9789751031174
Yazar: Refik Halid Karay
Yayın evi: Inkilap
9,95 €
Weitere Informationen
1888 yılında Beylerbeyi’nde Serveznedar Mehmed Halid’in oğlu olarak doğan Refik Halid’in anne tarafı Kırım Giraylarına dayanmaktadır; baba
tarafı ise 18. yüzyıl sonlarında bir kolu Mudurnu’dan İstanbul’a göçen Karakayış ailesindendir. “Galatasaray Sultanisi” ve “Mekteb-i Hukuk”ta
okuyan yazar, Meşrutiyet sıralarında gazeteciliğe başlamıştır. Kısa sürede hiciv yazılarıyla üne kavuşmuş, “Fecri Âti” edebiyat topluluğunun
kurucularından olmuştur. “Kirpi” adıyla yazdığı taşlamaları ve siyasal yazıları sonucu İttihat Terakki hükümetince Anadolu’nun çeşitli illerinde beş
yıl sürgüne gönderilmiş, ancak I. Dünya Savaşı’nın son yılı İstanbul’a dönebilmiştir. Dönüşünde Robert Kolej’de öğretmenlik, Sabah gazetesi
başyazarlığı, iki kez Posta-Telgraf Genel Müdürlüğü yapan Refik Halid, bu süreçte “Aydede” mizah dergisini çıkarmıştır.
Siyasal yazıları ve görüşleri nedeniyle memleketten ayrılmak zorunda kalan yazar, Halep’e yerleşerek yayımladığı “Vahdet” gazetesindeki
yazıları ve çalışmalarıyla Hatay’ın Türkiye’ye bağlanmasına katkıda bulunmuştur. 1938’de yurda dönen Refik Halid, dergi ve gazetelerde günlük
yazılar yazmış ve 20 kadar roman kaleme almıştır.
Meşrutiyet’ten Cumhuriyet’e uzanan zaman dilimini, güçlü gözlem yeteneği ve dilinin zenginliğiyle farklı türlerdeki eserlerine taşıyan Refik Halid,
Memleket Hikâyeleri’nde Anadolu gerçeğini; Gurbet Hikâyeleri ve Sürgün gibi eserlerinde, derin memleket hasretini edebiyatla buluşturmuştur.
Yazarın, Ago Paşa’nın Hatıratı, Kirpinin Dedikleri gibi mizah eserlerinde; Bir Avuç Saçma, Makyajlı Kadın gibi kroniklerinde; Minelbab İlelmihrab
ve Bir Ömür Boyunca adlı hatıratlarında, çok yönlü ve renkli anlatımı, sosyal-siyasal ortamın resimlendirilmesini sağlar. Anahtar, Nilgün, İki
Cisimli Kadın, 2000 Yılın Sevgilisi, Bugünün Saraylısı gibi romanlarında ise sürükleyici kurgular içinde tasvir yeteneğiyle yaratıcılığını
birleştirerek, genel olarak bireysel ilişkileri ve özel olarak da kadın-erkek ilişkilerini mekân-zaman boyutlarında derinlemesine ele alır, romanların
geçtiği dönem ve mekânlara ait ince detaylara yer vererek anlatımını zenginleştirir.
18.7.1965 tarihinde İstanbul’da ölen yazar Refik Halid, muhalif kaleminin keskinliği, temiz İstanbul Türkçesi, renkli anlatımı, tasvir gücü ve
yaratıcılığıyla, Türk edebiyatının en güçlü isimlerinden biridir.
Yazar:
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!