Cariyeler Seti
(4 Kitap Birarada)
Demet Altinyeleklioğlu
TUTKUSU HÜRREM, GÜCÜ SÜLEYMAN,
MASUMİYETİ İSE ESARETİYDİ!..
Üç kıtaya yayılan bir imparatorluk, sayısız entrikanın döndüğü bir saray, güç ve tutkunun kızı bir güzel, üç kalp ve bir aşk...
CARIYELER SETI!..
YAZAR DEMET ALTINYELEKLİOĞLU'NDAN BIR SOLUKTA OKUNACAK 4 ROMAN BIRARADA!..
IŞTE SETIMIZDEKI KITAPLAR:
1) CARİYE'NİN KIZI MİHRİMAH:
MUHTEŞEM SÜLEYMAN İLE BÜYÜK AŞKI, MOSKOF CARİYE HÜRREM’İN MAHZUN VE GÜZEL KIZIYDI MİHRİMAH!..
Osmanlı Sarayı’nın muhteşem atmosferinde, kudretle, aşkla kuşatılmış bir hayattı onunki. Çevresinde korkunç ölüm oyunları örülüyor, gölgelere sinmiş suikastçiler fırsat kolluyordu. Yaşamak için öldürmek zorunda kalmayı kabullenemeyen masum bir kalp ve çaresiz, telaşlı çırpınışları Osmanlı’nın unutulmaz dönemlerinden birinin saklı kılavuzuna dönüşecekti. Mihrimah’ı, elle tutulur hiçbir özelliği olmayan bir adamla evlenmeye zorlayan korkunç sır, annesi Hürrem’le arasındaki anlaşmada gizliydi. O güçte bir annenin, o tutkuda bir babanın kızı, Hafza’nın torunu, Sinan’ın açmazı, Rüstem’in gelini olmanın aykırı bir bedeli vardı. Artık ne Barbaros Hayreddin Paşa’nın kadırgaları, ne de Mimar Sinan’ın göğe astığı kubbeler güldürebilirdi kırgın prensesin yüzünü. Gözlerine çöreklenen tuhaf derinliğin esiri Mihrimah, kalbinden geriye kalan koca boşluğu, adını tarihe kazıyarak dolduracak ve... (765 SAYFA)
...Hürrem-Mihrimah işbirliği, Cihan Devleti’nin kaderini değiştirecekti.
2) ALTIN CARİYE SAFİYE :
İhanet Hiç Uyumaz! Osmanlı Haremi. İhtişam Aşkı. Esaret Ateşi. Ve İki Kadın. Kader zarını atar, Nurbanu Valide Sultan’la, küçük kuzeni Sophia Baffo’nun yolları yıllar sonra Osmanlı Haremi’nde kesişir. Sophia Baffo’nun ihtişam aşkıyla, esaret ateşi arasındaki gitgelleri bundan sonra yakıcı bir hırsa dönüşür. Göz kamaştırıcı saray hayatı Sophia’yı pençesine alacaktır. O, Nurbanu Valide Sultan’ın bir gecede yedi kere baba olan, çocuklarının sayısını kimsenin bilmediği, yaşadığı hayatla payitahta isyan tohumları eken veliaht oğlu Üçüncü Murad’la evlendirmesi için yoluna çıkmış bir melektir sanki. Sophia gizemli bir nedimeye dönüşür. Altın saçlı Safiye dilden dile dolaşan bir efsanedir artık. Bu arada kuzenlerin yüreğine kuşkular, korkular düşmeye başlamıştır. Nurbanu’yla Safiye arasında imparatorluğun hayatını etkileyecek bir iktidar mücadelesi filizlenmeye yüz tutar. Sonunda, Altın Saçlı Safiye efsanesi, çapkın Padişah’ın kulağına da gider... Ama kaderin daha söyleyecek çok sözü vardır. Haremin büyülü atmosferinde kadınların bıçak kadar keskin mücadelesi. Fırtına gibi esen entrika, kıskançlık, kin, sevda dolu hayatların romanı...
(828 SAYFA)
3) HÜRREM MOSKOF CARİYE:
Haremden saltanata giden tehlikeli yolda yürüyen bir kadın. Hürrem, tarihi gerçekler ve kimi gerçek karakterler kullanılarak kurgulanan bir roman ve yazarımız Demet Altınyeleklioğlu, kendi hayalgücünün ürettiği müthiş bir Hürrem hikayesi anlatırken, 16. Yüzyılın saray atmosferine, kokusuna, rengine, dokusuna ve duygusal haritasına da yeniden hayat veriyor 16. yüzyılın özellikle ilk yarısına hiç kuşkusuz Osmanlı Hakanı Kanuni Sultan Süleyman, İngiltere Kralı Sekizinci Henry ve Kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken damgasını vurmuştu. Bu hükümdarların iktidar mücadesi ve savaşları kadar aşkları da tarihin seyrini değiştirdi. Sultan Süleyman ve güzel cariyesi Hürrem, Sekizinci Henry’nin başını kestirerek öldürdüğü iki kraliçesinden biri olan Anne Boleyn ve Şarlken’in Avrupa’yı din savaşlarına sürüklemesinde başrolü oynayan karısı Isabella… Birbirini tanımayan bu üç güzel kadının, hemen hemen aynı yıllarda iktidar mücadelesi verdiği üç saray, romanlara, filmlere, TV dizilerine ilham veren büyük aşklara, inanılmaz entrikalara, komplolara, kanlı cinayetlere sahne oldu. Fakat bu öykülerin hiçbiri; haremle, dünyanın en kudretli hükümdarı Sultan Süleyman arasındaki tehlikeli yolda yürüyen Hürrem’in macerası kadar masalsı değildi.
(825 SAYFA)
4) CARİYENİN GELİNİ NURBANU:
IKTİDAR HIRSIYLA BİLENMİŞ İKİ KADIN, AŞKA TUTSAK İKİ ERKEK Güneş doğudan değil, Nurbanu’nun gözlerinde doğar. Yıldızlar Nurbanu’nun gözlerinde parıldar... Cariye Cecilia’nın yolu, Hürrem’in kızı Mihrimah’la kesişti. Mihrimah, “Senin adın artık Nurbanu olsun,” dedi. “Tanrının ışığını saçan Kraliçe.” İktidar hırsıyla bilenmiş iki kadın. Aşka tutsak düşmüş iki erkek. Tutku, entrika, tuzak, ödenemeyen bedeller...
(824 SAYFA)
MASUMİYETİ İSE ESARETİYDİ!..
Üç kıtaya yayılan bir imparatorluk, sayısız entrikanın döndüğü bir saray, güç ve tutkunun kızı bir güzel, üç kalp ve bir aşk...
CARIYELER SETI!..
YAZAR DEMET ALTINYELEKLİOĞLU'NDAN BIR SOLUKTA OKUNACAK 4 ROMAN BIRARADA!..
IŞTE SETIMIZDEKI KITAPLAR:
1) CARİYE'NİN KIZI MİHRİMAH:
MUHTEŞEM SÜLEYMAN İLE BÜYÜK AŞKI, MOSKOF CARİYE HÜRREM’İN MAHZUN VE GÜZEL KIZIYDI MİHRİMAH!..
Osmanlı Sarayı’nın muhteşem atmosferinde, kudretle, aşkla kuşatılmış bir hayattı onunki. Çevresinde korkunç ölüm oyunları örülüyor, gölgelere sinmiş suikastçiler fırsat kolluyordu. Yaşamak için öldürmek zorunda kalmayı kabullenemeyen masum bir kalp ve çaresiz, telaşlı çırpınışları Osmanlı’nın unutulmaz dönemlerinden birinin saklı kılavuzuna dönüşecekti. Mihrimah’ı, elle tutulur hiçbir özelliği olmayan bir adamla evlenmeye zorlayan korkunç sır, annesi Hürrem’le arasındaki anlaşmada gizliydi. O güçte bir annenin, o tutkuda bir babanın kızı, Hafza’nın torunu, Sinan’ın açmazı, Rüstem’in gelini olmanın aykırı bir bedeli vardı. Artık ne Barbaros Hayreddin Paşa’nın kadırgaları, ne de Mimar Sinan’ın göğe astığı kubbeler güldürebilirdi kırgın prensesin yüzünü. Gözlerine çöreklenen tuhaf derinliğin esiri Mihrimah, kalbinden geriye kalan koca boşluğu, adını tarihe kazıyarak dolduracak ve... (765 SAYFA)
...Hürrem-Mihrimah işbirliği, Cihan Devleti’nin kaderini değiştirecekti.
2) ALTIN CARİYE SAFİYE :
İhanet Hiç Uyumaz! Osmanlı Haremi. İhtişam Aşkı. Esaret Ateşi. Ve İki Kadın. Kader zarını atar, Nurbanu Valide Sultan’la, küçük kuzeni Sophia Baffo’nun yolları yıllar sonra Osmanlı Haremi’nde kesişir. Sophia Baffo’nun ihtişam aşkıyla, esaret ateşi arasındaki gitgelleri bundan sonra yakıcı bir hırsa dönüşür. Göz kamaştırıcı saray hayatı Sophia’yı pençesine alacaktır. O, Nurbanu Valide Sultan’ın bir gecede yedi kere baba olan, çocuklarının sayısını kimsenin bilmediği, yaşadığı hayatla payitahta isyan tohumları eken veliaht oğlu Üçüncü Murad’la evlendirmesi için yoluna çıkmış bir melektir sanki. Sophia gizemli bir nedimeye dönüşür. Altın saçlı Safiye dilden dile dolaşan bir efsanedir artık. Bu arada kuzenlerin yüreğine kuşkular, korkular düşmeye başlamıştır. Nurbanu’yla Safiye arasında imparatorluğun hayatını etkileyecek bir iktidar mücadelesi filizlenmeye yüz tutar. Sonunda, Altın Saçlı Safiye efsanesi, çapkın Padişah’ın kulağına da gider... Ama kaderin daha söyleyecek çok sözü vardır. Haremin büyülü atmosferinde kadınların bıçak kadar keskin mücadelesi. Fırtına gibi esen entrika, kıskançlık, kin, sevda dolu hayatların romanı...
(828 SAYFA)
3) HÜRREM MOSKOF CARİYE:
Haremden saltanata giden tehlikeli yolda yürüyen bir kadın. Hürrem, tarihi gerçekler ve kimi gerçek karakterler kullanılarak kurgulanan bir roman ve yazarımız Demet Altınyeleklioğlu, kendi hayalgücünün ürettiği müthiş bir Hürrem hikayesi anlatırken, 16. Yüzyılın saray atmosferine, kokusuna, rengine, dokusuna ve duygusal haritasına da yeniden hayat veriyor 16. yüzyılın özellikle ilk yarısına hiç kuşkusuz Osmanlı Hakanı Kanuni Sultan Süleyman, İngiltere Kralı Sekizinci Henry ve Kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken damgasını vurmuştu. Bu hükümdarların iktidar mücadesi ve savaşları kadar aşkları da tarihin seyrini değiştirdi. Sultan Süleyman ve güzel cariyesi Hürrem, Sekizinci Henry’nin başını kestirerek öldürdüğü iki kraliçesinden biri olan Anne Boleyn ve Şarlken’in Avrupa’yı din savaşlarına sürüklemesinde başrolü oynayan karısı Isabella… Birbirini tanımayan bu üç güzel kadının, hemen hemen aynı yıllarda iktidar mücadelesi verdiği üç saray, romanlara, filmlere, TV dizilerine ilham veren büyük aşklara, inanılmaz entrikalara, komplolara, kanlı cinayetlere sahne oldu. Fakat bu öykülerin hiçbiri; haremle, dünyanın en kudretli hükümdarı Sultan Süleyman arasındaki tehlikeli yolda yürüyen Hürrem’in macerası kadar masalsı değildi.
(825 SAYFA)
4) CARİYENİN GELİNİ NURBANU:
IKTİDAR HIRSIYLA BİLENMİŞ İKİ KADIN, AŞKA TUTSAK İKİ ERKEK Güneş doğudan değil, Nurbanu’nun gözlerinde doğar. Yıldızlar Nurbanu’nun gözlerinde parıldar... Cariye Cecilia’nın yolu, Hürrem’in kızı Mihrimah’la kesişti. Mihrimah, “Senin adın artık Nurbanu olsun,” dedi. “Tanrının ışığını saçan Kraliçe.” İktidar hırsıyla bilenmiş iki kadın. Aşka tutsak düşmüş iki erkek. Tutku, entrika, tuzak, ödenemeyen bedeller...
(824 SAYFA)
Yazar: Demet Altinyeleklioğlu
Yayın evi: Artemis
49,90 €
Weitere Informationen
Yazar:
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!