24,90 €
53 % daha ucuz
Tasavvuf Felefesinin Lezzeti ile Yazılmış Kitaplar (5 Kitap Birarada)
Alişan Kapaklıkaya
Tasavvuf felsefesinin lezzeti ile yazılıp dizilmiş olan bu kitaplar, Hakk'a yönelmeyi, Hakk ile yaşamayı, hakk'ı hayata ortak etmeyi anlatıyor.
5 Kitap 52,- euro yerine şimdi sadece 24,90 Euro...
SETIMIZDEKI ESERLER:
1) İçindeki Uyuyan Güzeli Uyandır / Alişan Kapaklıkaya
Bugüne Kadar Bana Atılan Taşlardan Kendime Bir Saray Yapmaya Karar Verdim!.. İnsan bir 'güzel' olarak doğar. Büyüdükçe kendini büyük zannedenlerin oturduğu tahtı sallamaya başlar. Minik güzelle baş edemeyen büyükler, öcü, cin ve dev gibi hayali canavarlarla onu uyutmak isterler. Minik güzel büyüdükçe gelenek, ayıp, disiplin, not korkusu gibi gözle görülmeyen silahlarla sindirilmeye çalışılır. Maalesef güzel doğanların büyük bir çoğunluğu daha gençlik çağına gelmeden uyur. Çünkü bizim eğitim adına verdiğimiz bilgilerin çoğu aslında onu uyutmak ve uykusunu derinleştirmekten başka bir işe yaramaz.
Bu kitapta dünyaya muhteşem olarak geldikten sonra iyi niyetlerle uyutulan, içindeki güzelin uyuduğunu fark eden ve onu uyandırmak için çırpınan bir sevgi yolcusunun serüveni var. Eğer sen de içindeki güzeli uyandırmak istersen hadi gel arkadaş olalım. Bu kitabı okuyup arkadaşlığımızın tadına bakman amacıyla gözlerini dört dakika ödünç verirmisin?
İçindeki güzel uyandırmayı beklerken sen hala neyi beklediğini hiç düşündün mü?
2) Yüreğime Dokunan Eller / Alişan Kapaklıkaya :
Annemin beni eve hapsetmesiyle başladı esaretim, bazen başımı dışarı çıkarmak istediğimde babamın bakışları perdeliyordu hayallerimi.
Büyüyüp okula başladığımda öğretmenim beynimi kelepçeledi, bir süre sonra da 'elalem' ordusu gönül gözümü kapatmaya çalıştı.
Kendimi üzerine beton dökülmüş bir fidan gibi hissediyordum, üzeri örtülmüş sessiz, bırakılmış çaresiz. Ama ben beton duvarları yıkıp, kuşatılmışlıktan kurtulmak istiyordum. Etrafımı çevreleyen sınırların ötesine uzanıp, özgürlük denizinde yüzmek istiyordum.
Gökyüzünde bulutlarla beraber süzülüp, esen rüzgarlarla birlikte dünyayı keşfetmek istiyordum. Beynimdeki masalı, yaşamımdaki efsaneye dönüştürmek istiyordum.
Sence ben bunu başarabilecek miyim?
Bu öykümün içinde sende varsın; üzüntülerin, mutlulukların, öfken, neşen, en önemlisi hayallerin. Geçmişin burada, haydi gel, geleceğimizi de beraber yazalım.
3) Sevgi Bahçesinin Bahçıvanı / Alişan Kapaklıkaya :
Şimdi beni eline alıp incelediğine göre içimde ne olduğunu merak ediyorsun. Sayfalarımın arasında sen varsın, yaşadıkların var, aklını kurcalayan bazı soruların cevapları var. Annesiyle babasına gıcıklık olsun diye ders çalışmayıp dokuz zayıf öğrencilerin zayıflarını nasıl kurtarıp teşekkür belgesi aldıkları var. Çocuğuna iyilik olsun diye onu başkalarıyla kıyaslayan, sonunda hayal kırıklığına uğrayan anne babaların çaresizliği, mutsuzluğu ve çözüm arayışları var. Sınıf denen dört duvar arasında kalmış, kendini hapishanede hissetmiş, bunalmış derslerden nefret etmiş öğrencilerin çığlıkları var.
İnanıyorum ki gözlerin sayfaların arasında ilerlerken kendinle yüzleşir, eğer varsa içindeki savaşı durdurur, çatışmaları bitirir özgüvenini artırır ve kendinle sımsıkı kucaklaşırsın. Sende benim yaptığım gibi sana atılan taşlardan kendine bir saray yapmaya başlarsın. İzin verirsen yüreğimi dizdiğim satırların arasında gözlerini misafir etmek istiyorum.
Ne dersin?.. (286 Sayfa)
4) Allah'a Söz Verdim / Miraç Sirinoğlu
Kitabı kendinize sakin bir yer seçin ve sabırla okuyun! Kitaba başlamadan zihninizde bir mahkeme kurun. Kendinizi sanık sandalyesine oturtun. Kitabı bitirinceye kadar, sanık sandalyesinden kalkmayın.
Bu mahkemenin hâkimi, içinizdeki merhamet olsun. Savcısı, şefkatiniz olsun. Sanığı, kendiniz olun, mağduru ise yüreğinizi yapın!
Kitabın sonunda verilen karara saygılı olun ve uygulayın!.
Hayat dengeler üzerine kurulmuştur. Bir şeyi tartarken terazinin bir kefesini boş bırakamazsınız. Hayatta acı da olacaktır tatlı da…
Kendinizi acıların hamalı yapmayın, sırtınıza hep acıları yükleyip yaşamayın, yaşadığınız kötü şeyleri yaşadıktan sonra yerinde bırakıp yarına bakın! Ne kaya olun, ne de tuz, sadece engin bir su olun yeter.
Kaya olursanız tuz sizi eritir. Tuz olursanız kayayı eritmekle zaman harcarsınız. Fakat engin bir su olursanız, ruhunuzu huzura erdirirsiniz!
Mutluluk, ruhun bedenle uyum içinde dansıdır.
Mutsuzluk, kaya ile tuzun kavgasıdır.
Tercih sizindir. İster dert hamallığı yapar, kavganın bir parçası olursunuz, isterseniz ruhunuzla bedenin dansına devam edersiniz... (232 Sayfa)
5) Ya Kırdığın Kalbi Allah Seviyorsa / Muhammet Necmettin Yıldırım :
Gönül kazanmak "benlik" dünyasından "birlik" dünyasına geçerken evrenselleşen bir entelektüelliktir. İnsan gönlünde yoğrulan aşkın dili, derin ve zengin bir mâna dünyasıdır. Başkasıyla konuşmadan, dilinden çıkacak kelimelere dikkat et, seni inciten bir kelime varsa gönül süzgecinden geçirdikten sonra sözünü dilden çıkar. Öyle zamanlar vardır ki; bir kelime atom bombasından daha etkilidir. Bir daha onu imar etmeye ömür yetmez. Kul hakkı yalnız dünya malını gasp etmek değildir. Dil ile gasp edilen hak daha kötüdür. Zira mal ile yenilen kul hakkı belki telafi edilebilir, ama dil ile yenilen hakkın telafisi çok zordur. Bu eserde kul hakkına dikkat edenlerin sosyal ve psikolojik dünyalarını nasıl güzelleştirdiğini, kalplerinin nasıl huzura erdiğini bulacaksınız.
5 Kitap 52,- euro yerine şimdi sadece 24,90 Euro...
SETIMIZDEKI ESERLER:
1) İçindeki Uyuyan Güzeli Uyandır / Alişan Kapaklıkaya
Bugüne Kadar Bana Atılan Taşlardan Kendime Bir Saray Yapmaya Karar Verdim!.. İnsan bir 'güzel' olarak doğar. Büyüdükçe kendini büyük zannedenlerin oturduğu tahtı sallamaya başlar. Minik güzelle baş edemeyen büyükler, öcü, cin ve dev gibi hayali canavarlarla onu uyutmak isterler. Minik güzel büyüdükçe gelenek, ayıp, disiplin, not korkusu gibi gözle görülmeyen silahlarla sindirilmeye çalışılır. Maalesef güzel doğanların büyük bir çoğunluğu daha gençlik çağına gelmeden uyur. Çünkü bizim eğitim adına verdiğimiz bilgilerin çoğu aslında onu uyutmak ve uykusunu derinleştirmekten başka bir işe yaramaz.
Bu kitapta dünyaya muhteşem olarak geldikten sonra iyi niyetlerle uyutulan, içindeki güzelin uyuduğunu fark eden ve onu uyandırmak için çırpınan bir sevgi yolcusunun serüveni var. Eğer sen de içindeki güzeli uyandırmak istersen hadi gel arkadaş olalım. Bu kitabı okuyup arkadaşlığımızın tadına bakman amacıyla gözlerini dört dakika ödünç verirmisin?
İçindeki güzel uyandırmayı beklerken sen hala neyi beklediğini hiç düşündün mü?
2) Yüreğime Dokunan Eller / Alişan Kapaklıkaya :
Annemin beni eve hapsetmesiyle başladı esaretim, bazen başımı dışarı çıkarmak istediğimde babamın bakışları perdeliyordu hayallerimi.
Büyüyüp okula başladığımda öğretmenim beynimi kelepçeledi, bir süre sonra da 'elalem' ordusu gönül gözümü kapatmaya çalıştı.
Kendimi üzerine beton dökülmüş bir fidan gibi hissediyordum, üzeri örtülmüş sessiz, bırakılmış çaresiz. Ama ben beton duvarları yıkıp, kuşatılmışlıktan kurtulmak istiyordum. Etrafımı çevreleyen sınırların ötesine uzanıp, özgürlük denizinde yüzmek istiyordum.
Gökyüzünde bulutlarla beraber süzülüp, esen rüzgarlarla birlikte dünyayı keşfetmek istiyordum. Beynimdeki masalı, yaşamımdaki efsaneye dönüştürmek istiyordum.
Sence ben bunu başarabilecek miyim?
Bu öykümün içinde sende varsın; üzüntülerin, mutlulukların, öfken, neşen, en önemlisi hayallerin. Geçmişin burada, haydi gel, geleceğimizi de beraber yazalım.
3) Sevgi Bahçesinin Bahçıvanı / Alişan Kapaklıkaya :
Şimdi beni eline alıp incelediğine göre içimde ne olduğunu merak ediyorsun. Sayfalarımın arasında sen varsın, yaşadıkların var, aklını kurcalayan bazı soruların cevapları var. Annesiyle babasına gıcıklık olsun diye ders çalışmayıp dokuz zayıf öğrencilerin zayıflarını nasıl kurtarıp teşekkür belgesi aldıkları var. Çocuğuna iyilik olsun diye onu başkalarıyla kıyaslayan, sonunda hayal kırıklığına uğrayan anne babaların çaresizliği, mutsuzluğu ve çözüm arayışları var. Sınıf denen dört duvar arasında kalmış, kendini hapishanede hissetmiş, bunalmış derslerden nefret etmiş öğrencilerin çığlıkları var.
İnanıyorum ki gözlerin sayfaların arasında ilerlerken kendinle yüzleşir, eğer varsa içindeki savaşı durdurur, çatışmaları bitirir özgüvenini artırır ve kendinle sımsıkı kucaklaşırsın. Sende benim yaptığım gibi sana atılan taşlardan kendine bir saray yapmaya başlarsın. İzin verirsen yüreğimi dizdiğim satırların arasında gözlerini misafir etmek istiyorum.
Ne dersin?.. (286 Sayfa)
4) Allah'a Söz Verdim / Miraç Sirinoğlu
Kitabı kendinize sakin bir yer seçin ve sabırla okuyun! Kitaba başlamadan zihninizde bir mahkeme kurun. Kendinizi sanık sandalyesine oturtun. Kitabı bitirinceye kadar, sanık sandalyesinden kalkmayın.
Bu mahkemenin hâkimi, içinizdeki merhamet olsun. Savcısı, şefkatiniz olsun. Sanığı, kendiniz olun, mağduru ise yüreğinizi yapın!
Kitabın sonunda verilen karara saygılı olun ve uygulayın!.
Hayat dengeler üzerine kurulmuştur. Bir şeyi tartarken terazinin bir kefesini boş bırakamazsınız. Hayatta acı da olacaktır tatlı da…
Kendinizi acıların hamalı yapmayın, sırtınıza hep acıları yükleyip yaşamayın, yaşadığınız kötü şeyleri yaşadıktan sonra yerinde bırakıp yarına bakın! Ne kaya olun, ne de tuz, sadece engin bir su olun yeter.
Kaya olursanız tuz sizi eritir. Tuz olursanız kayayı eritmekle zaman harcarsınız. Fakat engin bir su olursanız, ruhunuzu huzura erdirirsiniz!
Mutluluk, ruhun bedenle uyum içinde dansıdır.
Mutsuzluk, kaya ile tuzun kavgasıdır.
Tercih sizindir. İster dert hamallığı yapar, kavganın bir parçası olursunuz, isterseniz ruhunuzla bedenin dansına devam edersiniz... (232 Sayfa)
5) Ya Kırdığın Kalbi Allah Seviyorsa / Muhammet Necmettin Yıldırım :
Gönül kazanmak "benlik" dünyasından "birlik" dünyasına geçerken evrenselleşen bir entelektüelliktir. İnsan gönlünde yoğrulan aşkın dili, derin ve zengin bir mâna dünyasıdır. Başkasıyla konuşmadan, dilinden çıkacak kelimelere dikkat et, seni inciten bir kelime varsa gönül süzgecinden geçirdikten sonra sözünü dilden çıkar. Öyle zamanlar vardır ki; bir kelime atom bombasından daha etkilidir. Bir daha onu imar etmeye ömür yetmez. Kul hakkı yalnız dünya malını gasp etmek değildir. Dil ile gasp edilen hak daha kötüdür. Zira mal ile yenilen kul hakkı belki telafi edilebilir, ama dil ile yenilen hakkın telafisi çok zordur. Bu eserde kul hakkına dikkat edenlerin sosyal ve psikolojik dünyalarını nasıl güzelleştirdiğini, kalplerinin nasıl huzura erdiğini bulacaksınız.
Yazar: Alişan Kapaklıkaya
Yayın evi: Yediveren Yayinlari
24,90 €
53 % daha ucuz
24,90 €
53 % daha ucuz
Yazar:
Bu ürünü alanlar başka neler almışlar?
Değerlendirme
Yorum bulunmamaktadır: Yorum yazınız!